.quickedit {display:none;} .quickedit {display:none;}

6 Nisan 2015 Pazartesi

Cemaatler ve Tarikatlar Dini Organizasyonlar mı, yoksa Titancılar Gibi Birer Saadet Zinciri mi?


Cemaatler ve Tarikatlar Dini Organizasyonlar mı, yoksa Titancılar Gibi Birer Saadet Zinciri mi?
Usulsüz para toplama, vergi kaçakçılığı, dolandırıcılık.....

Son 10 yılda tarikat ve cemaatler Türkiye kamuoyunda hayli etkin ve gündemde oldular. Fakat bu cemaatler ve tarikatlar hep güncel olayların akıntısı içinde yüzeysel olarak halkın diline düştüler. Ben burada Cemaat ve tarikatların bir başka boyutunu farklı bir bakış açısıyla kısaca irdelemeye çalışacağım.
Yakın zamanda memlekete gittiğimde bu dini görünümlü örgütlerin ikisi ile ilgili bazı üye ve sempatizanları ile onları eleştirenlerden bazı şeyler dinleyince bunlar hakkında ufkum açıldı diyebilirim.
Herkes şunu gözlemlemiştir sanırım. Bu dini organizasyonlar o kadar idealist bir görünüm altında faaliyet gösteriyorlar ki ben zaman zaman imrenmedim değil. Neden diğer sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler de böyle değil diye de kendi kendime hayli düşünmüşümdür.
Bu dini örgütler fakirlere yardım ediyorlar, fakir öğrencilere yardım ediyorlar, yurt vb. sağlıyorlar. Okullar açıyorlar ve bu okulları dünya çapında yayıyorlar. Bunları da topladıkları yardımlarla yapıyorlar. Yardım toplayan insanların söylemleri ve faaliyetlerini, özellikle de sanki kendileri için para topluyormuş gibi canla başla çalışmalarını hep hayranlıkla seyretmiştim.
Fakat bu memleket seyahatimde ve burada, Ankara'da öğrendiğim bazı şeyler beni bu hayal aleminden uyandırdı.
Tarikat ve cemaatler para toplama, yani onların tabiriyle yardım toplama faaliyetini belli bir sistem içinde yapıyorlar ve bu parayı da belli bir oranda bölüşüyorlarmış. Mesela Fethullah Gülen Cemaatini para toplama sistemi şu şekilde işliyormuş. Para toplayan kişiye toplanan paranın %30'u çalışmasının karşılığı olarak veriliyormuş. Paranın kalan kısmı da alt seviyede sorumlulardan en üst seviyedeki sorumlulara belli bir oranda dağıtılıyormuş. Kalan belirli bir miktar da fakir öğrencilere yardım ve okullar için ayrılıyormuş.
Yani bu hayır işi bir saadet zinciri gibi ticari bir işlem olarak yürütülüyormuş. Şimdi yardım toplayanların neden o kadar canla başla çalıştığını anlamak daha kolay değil mi?
Bu paranın toplanması bize ne zarar verir diyeceksiniz. Sonuçta alan memnun, veren memnun...
Ama olaya bir de şu açıdan bakalım. Burada bir dolandırıcılık söz konusu değil mi? Öğrencilere yardım edilecek diye halkın verdiği paraların bir saadet zinciri içinde dağıtılması dolandırıcılık ve sahtekarlık değil de nedir?
Peki bu bir ticari faaliyet haline getirildiyse, her ticari faaliyet gibi bu paraların da vergisi verilmesi gerekmiyor mu? Genel evde vücudunu satan zavallı kadınlardan bile vergi alan devletin bu emeksiz gelirden vergi alması gerekmiyor mu? Yani neresinden bakarsanız bakın burada bir suç işlenmiyor mu? Vergi kaçırma suçu işlenmiyor mu?
Benim cemaat üyesi olan bazı tanıdıklarım var. Bunların yaptığı iş ve gelir seviyeleri belli. Ama yıllar geçtikçe hızla kalkındılar. Bu nasıl oluyor, ek iş filan mı yapıyorlar diye düşünüyordum. Bunu öğrenince ve onların da fakir öğrencilerin okutulması için hayır adı altında yardım topladıklarına şahit olduğumdan şimdi nasıl kalkındıkları hakkında bir fikrim var artık.
Bu insanlar dinden, imandan, ahiretten bahsediyorlar. Peki haksız kazanç haram değil mi? İnsanları kandırmak günah değil mi?
Tabii bu söylediklerim benim başkalarından duyduklarım ve kendi gözlemlerim üzerine yaptığım yorumlardır. Yine de kimseyi haksız yere itham edip günahına girmek istemem.
Ama birisinin çıkıp bana bu sorularımın cevabını vermesi ve beni aydınlatması gerekiyor.
Aksi takdirde ben bundan sonra cemaat ve tarikatlara dini organizasyonlar olarak değil de Titanvari dolandırıcılık şebekeleri ve saadet zincirleri olarak bakacağım.
Fethullah Gülen Cemaati örneğini verdiğimiz için diğerleri böyle değil diye düşünmeyin.
Diğerleri hakkında da gerek bunların içine girenlerden ve gerekse yakın gözlemlerde bulunanlardan çok daha vahim iddialar dinledim.
Onlardan da başka bir yazımda bahsedeceğim.
Bana sorarsanız yardım adı altında para toplayan hiç kimseye para vermeyin.
Hele de size herhangi bir dernek veya yasal kuruluşun resmi bir dekontunu vererek sizden bu parayı yasal olarak topladığını ispat edemeyenlere asla.
Verirseniz hem kendinizi geri zekalı yerine koymuş olursunuz, hem de yolsuzluğu ve kanunsuzluğu desteklemiş olursunuz.
Yani sevap işleyeyim derken günaha girersiniz.

Saygılar sunarım.
6.4.2015